İçimdeki gurbetten yine içimdeki bir hasrete yolculuk (16)
Olmuştu olmasına ama elbette zarar gören yalnız bizim kuşakta değildi.12 Eylül sabahı 04 te yayınlanan bir bildiriyle duyurulan darbe; ilk önce parlamentoyu ve hükümeti feshetti,
Parlamento üyelerinin dokunulmazlıklarını kaldırdı, bütün bir ülkede sıkıyönetim ilan edildi.16 Ekimde tüm siyasi partiler kapatıldı. Siyasi liderler Zincirbozan´a gönderilerek tecrit edildi.
Bakınız; 12 Eylül´ün toplum üzerinde estirdiği terörü 78´ liler Vakfı, İnsan Hakları Derneği ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı verilerinden derlenen bilanço nasıl gözler önüne serer niteliktedir.
Bu verilere göre,650 bin kişi gözaltına alındı;1 milyon 683 bin kişi fişlendi,210 bin dava açıldı. Bu davalarda 230 bin kişi yargılandı;7 bin kişi için idam cezası istendi,517 kişiye idam cezası verildi, haklarında idama hükmolunan 50 kişinin cezası infaz edildi.
(18 sol,8 sağ görüşlü,23 adli suçlu ve 1 Asala militanı);71 bin kişi TCK ´nın 141,142 ve 163.maddelerinden yargılandı;98 bin 404 kişi ?örgüt üyesi olmak? suçundan yargılandı;388 bin kişiye pasaport verilmedi;30 bin kişi ?siyasi mülteci? olarak yurt dışına gitti;444 kişi kuşkulu şekilde öldü.
171 kişinin işkenceden öldüğü belgelendi; 927 filim? sakıncalı? bulunduğu için yasaklandı; 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu;3.854 öğretmen,120 öğretim üyesi ve 47 hâkimin işine son verildi.
400 gazeteci için toplam 4 bin yıl hapis cezası istendi; gazetecilere 3 bin 315 yıl 6 ay hapis cezası verildi;31 gazeteci ceza evine girdi;300 gazeteci saldırıya uğradı;3 gazeteci silahla öldürüldü.
Gazeteler 300 gün yayın yapamadı;13 büyük gazete için 303 dava açıldı;39 gazete ve dergi imha edildi.
Cezaevlerinde toplam 299 kişi yaşamını yitirdi;14 kişi açlık grevinde öldü;16 kişi ?dur ihtarına? uymadığı için vuruldu;95 kişi? çatışmada ?öldü;73 kişiye doğal ölüm raporu verildi;43 kişinin gözaltında intihar etiği açıklandı.
Ayrıca,?Kutsal devlet? karşısında insanı hiçleştiren 82 anayasası ile üniversite özerkliğini ortadan kaldıran YÖK te bu dönemin ürünüydü.
Burada belirtilen ve kayıtlara geçirilen olayların dışında,?kim bilir kayıta geçirilmeyen daha nelerin olduğunu??düşünmeden o meşhur ifadede:
?İhtilalin olgunlaşmasını az mı bekledik!?diye bahsedilen dönemlerde 5000 gencin o günkü ?sağ ve sol? diye ifade edilen olay ve eylemlerde hayatını kaybettiği düşünülürse?
Bir kuşağa mal edilen ve onların üzerinde oynanan oyunlardan meydana gelen ülke kayıpları, insanı ürperten bir bilançoyu ve sonuçta meydana gelen tahribatı gözler önüne seriyordu.
Bunlara elbette rakamlara yansıyan resmiyeti olan sonuçlardı. Oysa resmiyete yansımamış, yansısa bile kimsenin hiç de haberi olmaya daha nice yaşanmışlıklar vardı o günlerde.
Kangal gibi bir ilçede bile -bu kuşağa ait insanların bildiği- nice sıkıntılı zamanlar yaşanmıştı o yıllarda.
Haftaya devam edelim inşallah.