Kangal Çoban köpekleri, Türkiye'de ve yabancı devletlerde üne sahiptir.
Orhan Yılmaz, "Kangal Köpeği / Tarihi-Tanıtımı-Yetiştirilmesi-Islahı" adlı kitabında “Kanglı” Türk boyunun Orta Asya'dan göç ederken yanlarında üç şeyi getirdikleri; bunların at, it ve koyun olduğunu söyler.
11 Temmuz 2003'te düzenlenen I. Uluslararası Kangal Köpeği Sempozyumu'nun sonuç bildirisinde, “Büyük Türk göçleri sırasında Türkistan'dan Anadolu'ya getirilen bir köpek ırkı olduğu” kabul edilmiştir
Kangallar en geç 17. yüzyıldan itibaren Osmanlı sultanları tarafından üretilmiş ve samson olarak adlandırılmıştır.
Doğan Kartay, hem "Türk Çoban Köpeği Kangal" kitabında hem de I. Uluslararası Kangal Köpeği Sempozyumu'nda sunduğu bildiride, Kangalların, Osmanlı döneminde Yeniçeriler tarafından hem askerî işlerde hem de savaşlarda kullanıldığından bahsetmektedir.
Kangal köpekleri genellikle çoban köpeği olarak nitelendirilirler ancak bekçi köpeği tanımına daha çok uyarlar. Zira diğer çoban köpeği türleri sürüyü korumaktan ziyade yönlendirme ve yönetmekte ustadırlar.
Kangal köpeğinin en belirgin özelliği ise sahibine duyduğu aşırı sadakat ve buna bağlı olarak sahibine ait olduğunu düşündüğü şeyleri korumaya yönelik kuvvetli içgüdüsüdür.
Kangal köpekleri, üstün koruyucu yeteneklere sahip oldukları için Namibya'da yaygın bir şekilde yerli çiftçiler tarafından kulanılırlar.
Güney Afrika Cumhuriyeti'ndeki çiftçiler hayvanlarını ve ekinlerini başta çitalar olmak üzere yırtıcı hayvanlardan korumak için bu köpeklerden yararlanmaktadır.
Evliya Çelebi, Seyahatnâme'sinde kangaldan bahseder. Bu köpeklerin “aslan kadar güçlü” ve cüsseli olduğunu yazar.
Bir DNA araştırması, Kangal köpeklerine en yakın köpeklerin genetik olarak Kazakistan, Özbekistan, Tacikistan ve Afganistan köpekleri olduğunu buldu ve araştırmacılar, türün Orta Asya'dan, göçebe Türkler tarafından getirilmiş olmasının bu araştırmaya göre olası olduğunu söyledi
Kangalın, uzun bir yürüyüş veya kısa bir koşu şeklinde, her gün egzersiz yapmaya gereksinimi vardır. Ilık ila serin hava şartlarında dışarıda barınabilir. Kürk bakımı ihtiyacı azdır. Haftada bir ölü tüyleri temizlemek için tımarlanması gerekir