HÜKÜMETİN SAVUŞTURMA TAKTİĞİ İYİ ÇALIŞIYOR

HÜKÜMETİN SAVUŞTURMA TAKTİĞİ İYİ ÇALIŞIYOR

Hükümetin yürütmedeki bazı uygulamaları toplum vicdanını sızlatmaktadır. Özellikle kendisi için olumsuzluk yaratacak olayları başından savmak için, olayların kendine yansıyan olumsuzluk şiddetini azaltmak için, onları eskimiş hale getirmek yani gündemden düşürmek için çok yönlü taktikler kullanıyor.Füzesavarlar, yıldırımsavarlar gibi.

Hükümet, Kürt meselesini halletmede İmralı daki terörist başıyla, görevlendirdikleri aracılarla, diyaloğa giriyor, müzakerelerde bulunuyor. Seçime kadar " sorunu hallettik, terör olayları olmuyor " görüntüsü vermek için çok yönlü tavizler veriyor. Seçime uygun şartlarla gitmeğe çalışıyor. Devletin bürokratlarının diyalog ve müzakere etkinlikleri, terörsavar olarak kullanılıyor. Ama hükümetin burada kullandığı bela savma taktiği ülke yararına, ülke bütünlüğünden yana olmuyor. Giderek ayrılıkçı Kürtler " müzakere masasına oturalım, yoksa çok kötü şeyler olacak " diyecek kadar mesafe almış oluyorlar.

Geleceğimiz olan gençlerin yeteneklerine göre, yetişmişliklerine göre üniversiteye giriş durumlarının belirlenmesi için YGS sınavı yapılıyor. Bu sınavda 1 700 000 gencin kaderi belirleniyor. Bir o kadar ailenin de beklentisi karşılanıyor. Böyle önemli bir sınavda çok acayip tesadüfler oluyor. Zannediyorum 17 dershanede, aynı kıyafetli kız öğrenciler aynı dershanede imtihana giriyorlar. Milyonda bir olacak tesadüf? Sınavda, şifre olduğu, bunun bazı gençlere aktarıldığı iddiaları ortaya atılıyor. Daha kimse durumu kavramadan başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, başbakan, meclis başkanı, başbakan yardımcıları böyle bir şey olmadığını söylüyorlar. Halka durumu kabul ettirmek için " biz tatmin olduk " ifadelerini kullanıyorlar. Durumdan vazife çıkarıp ilk bela savma, savuşturma hareketine başlıyorlar. Bir süre sonra, gelişen olaylar karşısında yanıldıklarını, adaletin bunu araştırması gerektiğini ileri sürerek olayı eskitmek istiyorlar. Gençlerin, ailelerin huzursuzluğu karşısında kullanılan taktikler yetmeyince YGS başkanı savcı ile diyaloğa giriyor, savcıdan " imtihanı iptal edecek misiniz? " sorusunun cevabını almaya çalışıyor. Savcılık araştırması tamamlanmadan YÖK işbirliğinde YGS sonuçları hemen ilan ediliyor ve arkasından da başbakan demeçlerle devreye giriyor, " imtihanda bir hile yok " mesajını veriyor. Şifreyi ve belli dershanelerde belli gurupların imtihan olmalarını gözden kaçırmak, bertaraf etmek için başta başbakan olmak üzere bir kısım yetkililer ilave taktikler kullanıyorlar.

Benzer durumu " Deniz Feneri Yolsuzluk Olayları "nın adli makamlarca soruşturmalarında da görmeye devam ediyoruz.

Hükümet kendi yarattığı belaları uzaklaştırmada, savmada başarılı da ülke bütünlüğü ne oluyor? 1 700 000 bin kişinin, onların ailelerinin vicdani sorumluluğu ne oluyor? O gençlerin eğitim alma hakkı ne oluyor? Ülkede adalet, hak, hukuk ne duruma düşüyor? Devlet ne duruma düşüyor?

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Hulusi Koçak - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kangal Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kangal Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kangal Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kangal Gündem değil haberi geçen ajanstır.



Anket KANGAL BELEDİYE BAŞKANI KİM OLMALI?
Tüm anketler